ÖZET
İnsanın toplum halinde yaşama ihtiyacı, farklı yapı ve mekanizmalarda kurumların oluşturulmasını sağlamıştır. Bu kurumların başında gelen eğitim, toplumsallaşma süreçlerini doğrudan ve dolaylı biçimde gerçekleştiren bir kurumdur. Bu süreçleri en yoğun biçimde yaşan grup ise sınıflardır. Toplumsal bir grup olarak sınıflar, toplum özelliği gösteren sosyal birlikteliklerdir. Bu birlikteliğin kendine özgü özellikleri ve yapısı bulunur. Bu çalışma, pedagojik anlamda sınıfın toplumsal boyutunun nasıl oluştuğunu Sembolik Etkileşimci bir bakış açısıyla anlamaya çalışmaktadır. Çalışma, etnografi yöntemiyle Zeytinburnu’nda yer alan bir okulda 1. sınıfta yürütülmüştür. Katılımcılar 9 kız ve 7 erkek öğrenci, bir erkek öğretmen ve 16 veliden oluşmaktadır. Çalışmanın verileri öğretmen ve öğrenci görüşmeleri ve gözlem yöntemleriyle elde edilmiştir. Tüm veriler içerik analizi yöntemiyle incelenmiş ve sonuçlar aktarılmıştır. Sınıf oluşumunu ele alan çalışma, derslik sosyolojisinin öğretmen, öğrenci, eğitim pratikleri ve fiziksel ortamla nasıl etkileşim içerisinde oluştuğunu açıklamaktadır.